9 Ekim 2010 Cumartesi

Black Diamond Skye @ KeyArena


09 10 2010 - 005558.jpg, originally uploaded by anilyigitfiliz.

Dün Seattle SuperSonics'dan yadigar KeyArena'da Mastodon, Deftones ve Alice in Chains'in sahne aldığı Black Diamond Skye konserindeydim. Mastodon'un tamamını ve Deftones'un ilk yarısını izleyemedim ve çok şey kaçırdığımı hissediyorum, zira Mastodon'u sahnede görmeyi çok istiyordum.

Deftones muhteşemdi. Seattle seyircisi ise o kadar muhteşem değildi. Ne moshpit'te ne de geri kalan herhangi bir yerde bir hareket yoktu, bön bön izlediler. Son albümde çalan basçı Sergio Vega'yı ilk kez sahnede gördüm, fena gözükmüyordu ama tabi ki onun yerinde Chi'yi görmek isterdim :(

Deftones bittikten hemen sonra sahne önündeki tüm seyirciler bira almaya, tuvalete, sigaraya, vs. dağıldılar. Şok içerisinde izledim. Eşşek gibi pahalı bu konserde son grup çıkmadan önce 15 dakika sabredememeleri saçma geldi. Gereğini yapıp hemen en öne yerleştik. Alice in Chains'in tamamını moshpit'in hemen arkasından (yer yer içinden) izledim. Moshpit tam bir akıl hastanesiydi. Hayatımda bu kadar sert bir moshpit ilk defa izledim. Birbirlerini iktirdiler, yere düşürdüler, çektiler, kafa attılar, yumruk attılar (ciddi ciddi). Sonra konser bitince come on! hell yeah! diyip çaktılar selamlaştılar ve evlerine dağıldılar, tam bir mesai çıkışı.

Alice in Chains izlediğim konserden bir de DVD çıkartacakmış bu nedenle konser 4-5 açıdan kameraya alındı, ses dengeleri ve kalitesi mükemmeldi. Sahne performansları da inanılmazdı, özellikle William DuVall kendini aştı, seyirciyi coşturdu, tüm zor notalara çıktı hatta çok daha fazlasını ekledi. Buna rağmen sanki Jerry Cantrell ile aralarında bir sorun var gibiydi adam (Cantrell) DuVall'in resmen yüzüne bakmadı, üvey evlat muamelesi yaptı. Mevcut Alice in Chains frontman'inin Cantrell olduğuna ve olması gerektiğine katılıyorum fakat sahnede kişisel çatışmaların bariz bir şekilde görünür olması biraz dikkat dağıtıcıydı.

Ses sisteminden bahsetmeden edemeyeceğim. Türkiye'deki en büyük festivalde bile bu kadar büyük kolonlar görmedim, basket sahası büyüklüğünde (artı tribünler) bir alanda bu büyüklükte bir ses sistemi görmek çok ilginçti. Fakat ses seviyesi buna rağmen o kadar da yüksek değildi, eminim isteseler o sistem ile her yeri inletebilirlerdi, o zaman çok çok daha keyifli bir konser olurdu diye düşünüyorum. (Odtü Müzik Toplululuklarındakiler bilirler sanki ses sisteminin başında Hidayet abi vardı!? - Kırmızıya dokunmasın bozuşuruz...)

Bu arada Alice in Chains'ten bir pena kaptım!! Ayrıca kamera seyirciye döndüğünde kan ter içerisinde heeyy yeeaha naraları attığımı hatırlıyorum hayal meyal, hani olur da bu konserin DVD'si çıkacak olursa beni görüp şaşırmayın, gülmeyin, dalga geçmeyin :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder